2 Haziran 2011 Perşembe

PERU 2, Ülke Hakkında Genel

PERU, Güney Amerika ‘nın orta batı kısmında bulunuyor. Batısında Pasifik Okyansu, güneyinde Şili, güneydoğusunda Bolivya, doğusunda Brezilya, kuzeyinde Kolombiya ve Ekvador bulunuyor.

Ülkenin toprak büyüklüğü Türkiye’nin 1.5 katı, ama nüfusu 29 Milyon kişi kadar.

Ülkenin resmi dili İspanyolca. Ülkede halkın %80’i İspanyolca konuşuluyor, bunun yanında Keçua dili (Inkaların dili) ve Aymara dilleri de konuşuluyor. Araya giriyorum, Güney Amerika kıtasında Brezilya hariç tüm ülkeler İspanyolca konuşuyor zaten. Brezilya Portekizce, Brezilya’nın sömürgecisi Portekiz, kalanı İspanyol.

Ülke İspanyol sömürgesinden 1821’de bağımsızlığını ilan ederek kuruluyor, yönetim şekli cumhuriyet. Bildiğim kadarıyla Peru İspanyol sömürgesinden kurtulup, son bağımsızlığını ilan eden ülke.

1980lerde Aydınlık Yol hareketi, yoğun terör olayları oluyor. Kırsal kesimden başkent Lima’ya yoğun göçe neden oluyor.

Güney yarımkürede bulunduğu için, bize göre mevsimler ters, Ocak yaz ortası demek, Temmuz ise kış sayılır..

And Dağları ülkeyi kuzeyden güneye, dikine ikiye bölüyor, ve 3 farklı coğrafya çıkarıyor :

Çöl Şeridi : Batı yönünde sahil ile dağ arası “çöl”, düzlük alan. Buraya 100 yılda bir kere yağmur yağıyor. Bu çöl şeridi 80-100 km eninde, toplam alanın %10’u,

Plato Şeridi : And Dağları, yüksek alanlar, yaylalar, toplam alanın %30’u,

Amazon Şeridi : Amazon bölgesi, ormanlar : toplam alanın kalan %60’ı.

Brezilya’ya komşu olan doğu yönü Amazon şeridi, burada Amazon, yan kolları ve Amazon’un kaynak nehirleri toprakları besliyor.

Çöl Şeridi : toplam alanın %10’u, ama nüfusun %60’ı burada yaşıyor,

Plato Şeridi : toplam alanın %30’u, ve yine nüfusun %30’u burada yaşıyor,

Amazon Şeridi : toplam alanın kalan %60’ı, ama nüfusun %10’u burada yaşıyor.

Pasifik Okyanusu dünyanın %50sini kaplayan dev bir su kütlesi. Bu okyanusta gel-git olmuyor. Atlantik’te gel git var, ama Pasifik’te gel git yok denecek kadar az.

Humbolt akıntısı. Antartika’dan Ekvator’a inen soğuk su akıntısı. Su periyodik olarak 10-15 yılda bir 1-2 derece ısınıyor, bu da bizim El Nino diye bildiğimiz su baskınlarına neden oluyor. El Nino küçük çocuk – torun demek, Noel’de doğumu kutlanan çocuk İsa’ya atfen.

Bu arada, Güney Amerika ‘nın en yüksek yeri Arjantin’de.

Peru, dünyanın en zengin balık yataklarına sahip, Japonya’dan da ileri bu konuda. Balık yağı ve balık unu üretiminde dünya birincisi. Amazon ormanları sayesinde dünyanın en büyük kereste üreticilerinden biri.

Kuşkonmaz üretiminde dünya birincisi, Paprika denen kırmızı biber üretiminde dünya birincisi ve enginar üretiminde dünya ikincisi, ama bunlar hep ihracata yönelik, yani dünyanın enginar ve kuşkonmazı burada yetişiyor, ama kendileri tüketmeyip, dışarıya satıyorlar.

Pasifik suyu soğuk, o nedenle hamsi, sardalya ve planktonlar da çok fazla. Ama Perulular hamsi yemiyorlar, hayvan besini olarak kullanılacak balık unu yapıyorlar !

Peru’nun geleneksel mutfağında mısır ve patates baş malzemeler. 1500 tür mısır ve 4000 ( evet dörtbin) tür patates yetiştiriliyor bu ülkede. Fasülye de diğer bir malzeme.

Bunları duyunca insanın aklına kaçınılmaz olarak bunlar ağzının tadını hiç bilmiyor diye geliyor. Kuşkonmaz dünyanın heryerinde pahalı bir sebze, enginar da. Sen enginara, kuşkonmaza ve hatta hamsiye sahip ol, dünya birincisi ol, ama bunları yeme, sat hatta hayvan yemi yap. Bu güzelim lezzetleri bırak, patates ve mısırla beslen, olacak iş mi ? Olmaz değil mi ? Ama olmuş işte... Eh, İspanyol sömürgesinden kurtulan son ülke olmak bu tercihlerle açıklanabilir diye düşünmek haksızlık mı bilmiyorum...

Yine bu arada diye araya gireceğim, en girişimci Güney Amerika ülkesi Şili. Şilililer de Peru’ya yatırım yapıyorlar, ama Perulular bundan memnun mu ???

Peru’da yaygun din katoliklik. Hem de bayağı bir koyu katolikler. Ancak ritüeller katoliklik öncesinde hakim olan yerel inançlarla bütünleşmiş. Bütünleşmek kaçınılmaz olmuş zaten. İspanyol sömürgesi döneminde baskı ile, korku ile Katolik olmuş bu insanlar. Doğa tanrılarına inanış varmış öncesinde, güneş, ay, toprak, rüzgar tanrıları Katoliklikle birleşmiş. Hasat dönemleri, Ayın gökteki döngüleri hala kırsal kesimle şenliklerle kutlanıyor, ama Katolikler o ayrı... Bizdeki cemreler gibi, onların da toprak uyudu, toprak uyandı vb inanışları var.

El Condor Pasa’yı biz Simon & Garfunkel parçası biliriz değil mi ? o sadece cover :) Parçanın asıl bestesi bir Perulu besteciye ait. Zaten bir nevi milli marş, her yerde, her ortamda o çalıyor. Flüt ve gitar Peru’da yaygın müzik aletleri.

Biz ODTÜ’de öğrenciyken Inti Illimani dinlerdi ODTÜlüler. Solcu, muhalif bir müzik grubu. Perulu değil ama onlar, Şilililermiş.

Kapanışı Simon & Garfunkel 'dan El Condor Pasa ile yapayım. İlerleyen sayfalarda Perulu El Condor Pasa da dinleriz.