20 Haziran 2011 Pazartesi
i'm no good !
kimse bilmez
Liberté by Paul Eluard
19 Haziran 2011 Pazar
Şairin Romanı
592 sayfa
Kitap Kağıdı
13x19,5 cm
Karton Kapak
ISBN:9753428095
Dili: TÜRKÇE
Kitapta bir oyun yaptım, bir bulmaca. Hürriyet okurlarına söylüyorum. Tıpkı George Perec’in bir kitap boyunca eharfini kullanmadığı gibi, dilimizde çok kullandığımız bir sözcüğü bu romanda hiç kullanmadım. 582 sayfaboyunca yalnızca bir tek yerde o sözcük geçiyor. Onu da özellikle bıraktım. Geri kalan her yerden ayıkladım. Sözcük anlamı dışında, yan anlamlarını da çok kullandığımız bir sözcük. "
Emile ya da Eğitim Üzerine
Yayın Yılı: 2009
3. Hm. Kağıt
758 sayfa
12,5x20,5 cm
Karton Kapak
ISBN:9944885997
Dili: TÜRKÇE
16 Haziran 2011 Perşembe
Dolmabahçe'de Tam Ay Tutulması
14 Haziran 2011 Salı
15 Haziran Tam Ay Tutulması
GÖKYÜZÜ.ORG > ODTÜ AMATÖR ASTRONOMİ TOPLULUĞU'ndan alıntıdır :
|
13 Haziran 2011 Pazartesi
umuş
Umuş
Bütün iyi kitapların sonunda
Bütün gündüzlerin, bütün gecelerin sonunda
Meltemi senden esen
Soluğu sende olan
Yeni bir başlangıç vardır
Parmağını sürsen elmaya, rengini anlarsın
Gözünle görsen elmayı, sesini duyarsın
Onu işitsen, yuvarlağı sende kalır
Her başlangıçta yeni bir anlam vardır.
Nedensiz bir çocuk ağlaması bile
Çok sonraki bir gülüşün başlangıcıdır.
Edip Cansever
12 Haziran 2011 Pazar
2011 dileği
Zekâlı Bokingam sarayının balkonuna
Dikmiş gözlerini, iki milyar gabi ekran
Önüne kilitlenmiş, Cambridge dükü düşesi
Dudak ucuyla öpecekmiş. Bir balkon bulsam
Çıkacağım dışarı ben de, gelene geçene
Göstereceğim işeyaramaz emektar dükümü,
Onlarınkini bilemem, ben müstakbel saray
Şairi ya da soytarısı, budur kayıp hayatımın
İçimi acıtan dökümü."
66.SONE
66.SONE (William Shakespeare’a ait eserin çevirisidir)
vazgeçtim bu dünyadan tek ölüm paklar beni,
değmez bu yangın yeri, avuç açmaya değmez.
değil mi ki çiğnenmiş inancın en seçkini,
değil mi ki yoksullar mutluluktan habersiz,
değil mi ki ayaklar altında insan onuru,
o kızoğlan kız erdem dağlara kaldırılmış,
ezilmiş, horgörülmüş el emeği, göz nuru,
ödlekler geçmiş başa, derken mertlik bozulmuş,
değil mi ki korkudan dili bağlı sanatın,
değil mi ki çılgınlık sahip çıkmış düzene,
doğruya doğru derken eğriye çıkmış adın,
değil mi ki kötüler kadı olmuş yemen’ e
vazgeçtim bu dünyadan, dünyamdan geçtim ama,
seni yalnız komak var, o koyuyor adama.
Can Yücel
11 Haziran 2011 Cumartesi
Endonezya 1, Nisan 2011
LUWAK kedileri.
Şu anda pahalı ve nadir luwak kahvesini yapmakla meşgüller
Kahve ağaçları.
Kavrulmuş ve kavrulmamış kahveler yanyana.
Kahve kavuran Endonezyalı kadınlar.
LUWAK COFFEE
kahve ve kakao çiftliğinden kareler
Kopi Luwak - nedir biliyor musunuz ?
yeni bir şey öğrendim / Baykal Gölü
trip advisor - Duygu'nun Dünya Haritası
"Mutluluk Vardığınız Yer Değil Çıktığınız Yolun Ta Kendisidir...."
9 Haziran 2011 Perşembe
7 Haziran 2011 Salı
uzaklardayken ...
KENT
Dedin, "Bir başka ülkeye, bir başka denize gideceğim.
Bundan daha iyi bir başka kent bulunur elbet.
Yazgıdır yakama yapışır nereye kalkışsam;
ve yüreğim gömülü bir ceset sanki.
Aklım daha nice kalacak bu çorak ülkede.
Nereye çevirsem gözlerimi,nereye baksam
hayatımın kara yıkıntıları çıkıyor karşıma,
yıllarıma kıydığım, boşa harcadığım."
Yeni ülkeler bulamayacaksın,
başka denizler bulamayacaksın.
Bu kent peşini bırakmayacak.
Aynı sokaklarda dolaşacaksın.
Aynı mahallede yaşlanacaksın;
aynı evlerde kır düşecek saçlarına.
Bu kenttir gidip gideceğin yer.
Bir başkasını umma-
Bir gemi yok, bir yol yok sana
Değil mi ki, hayatına kıydın
burada bu küçücük köşede, ona kıydın demektir bütün dünyada.
K. Kavafis Çev: B. Pirhasan, Erdal Alova
@ @ @ @ @
bir şiir daha
yavaş yavaş ölürler...okumayanlar, müzik dinlemeyenler,
vicdanlarında hoş görmeyi barındırmayanlar.
yavaş yavaş ölürler...alışkanlıklara esir olanlar,
her gün aynı yolları yürüyenler,
ufuklarını genişletmeyen ve değiştirmeyenler,
elbiselerinin rengini değiştirme riskine bile girmeyen,
veya bir yabancı ile konuşmayanlar.
yavaş yavaş ölürler...
aşkta veya işte bedbaht olup istikamet değiştirmeyenler,
rüyalarını gerçekleştirmek için risk almayanlar,
hayatlarında bir kez dahi mantıklı tavsiyelerin
dışına çıkmamış olanlar.
pablo neruda
6 Haziran 2011 Pazartesi
bir şiir
2 Haziran 2011 Perşembe
Peru 3, Gezi Programı
Bu turu Koptur- Dünyanın Renkleri isimli firma ile yaptık. Tur programımız aşağıdaki gibiydi.
Peru & Bolivya
12 Kasım - 23 Kasım 2010
Peru ve Bolivya’ya yapacağınız bu yolculuk, Conquistador’ların fethettikleri Yeni Dünya’nın gizeminin bir kısmını size açacak : “Kralların Şehri” Lima; Dünya’nın en büyük gökbilimsel takvimi sanılan Nazca çizgileri; arkeolojik hazineleri ile Kolomb öncesi zengin medeniyetler; İnka İmparatorluğu’nun kuruluş efsanelerine yol açan dünyanın en yüksek gölü Lago Titicaca; İnka’ların birleştirdikleri Kızılderili toplulukları; İnka’ların kozmik vizyonuna göre Dünya’nın göbeği Cuzco; büyüleyici manzaraları ile kayıp şehir Machu Picchu; La Paz ve Dünya’nın en yüksek yaylaları Altiplano; Conquistador’ların muhteşem kolonyal mimarisi... Kısacası, farklı ve güzel manzaraların ortasından, zengin medeniyetler mirasına uzanan bir seyahat. Tur Rehberi: Mehmet Yarangümeli Bu tura katılımcı sayısı 18 kişi ile sınırlıdır. |
TUR PROGRAMI |
12 Kasım Cuma İstanbul – Madrid - Lima |
İberia Hava Yolları ile saat 17:30’da hareketle saat 20:45’te Madrid’e varış. |
|
13 Kasım Cumartesi İstanbul – Madrid - Lima |
İberia Hava Yolları ile saat 00:15’te hareketle saat 05:30’da Peru’nun başkenti Lima’ya varış. Gelişte karşılama ve rezidansyel Miraflores semtindeki otelimize transfer. Dinlenme için öğle kadar serbest zaman. Öğle yemeğinin ardından, şehir turu için hareket. Peru’nun çölsel kıyısının ortasında yer alan Lima, İnka imparatorluğuna son veren İspanyol fatih Francisco Pizarro tarafından 1535 senesinde kurulmuş. “La Ciudad de los Reyes” (Kralların Şehri) ünvanına kavuşan Lima, 300 sene boyunca Güney Amerika’nın en önemli şehir olarak kalır. Günümüzde Lima’nın tarihsel ve modern zenginliği uyumlu bir sentez sunmakta. Dünya Mirası listesine alınan Lima’nın kolonyal tarihî merkezinden başlayan gezi esnasında Plaza de Armas’daki Calbido Belediye Binası, Hükümet Sarayı ve ön cephesindeki görkemli ahşap oyma balkonları ile Başpiskoposluk Sarayı ile hemen yanında bulunan ve Fransisco Pizarro’nun mezarını barındıran Katedrali, meydana yakın San Francisco Kilisesi, kilisenin altındaki kemik kümeleriyle dolu yeraltı mezarları ve Sevilla çinileri ile süslü manastırı görülecek yerler arasında. Daha sonra parklar, mağazalar, rezidanslar, bankalar ve iş merkezlerinin bulunduğu Okyanusa yakın modern San Isidro ve Miraflores semtlerinin gezilmesi. |
|
|
14 Kasım Pazar Lima – Ica |
Sabah, çölde ilerleyerek şaşırtıcı manzaraların içinden geçen Güney Panamerican yoluyla Lima’nın güneyindeki Ica kasabasına hareket. Ica’ya varışı takiben, çölün ortasındaki Dünya Mirası listesine alınmış ve hala esrarını koruyan Nazca çizgilerini küçük uçaklarla keşfetme. Boyları 15 ila 300 metreye arasındaki Nazca çizgilerinin sayısız geometrik motiflerini ve insan, kuş, maymun, örümcek, kertenkele şeklindeki figürlerini en iyi havadan görmek mümkün. Öğle yemeğinden sonra, Ica şehir turu esnasında Paracas ve Nazca Kültürlerini tanıtan ve ilginç mumyaları ile Peru’nun en enteresan müzelerinden biri olan Museo Regional müzesini ziyaret. Kum tepelerinin arasında bir vahada yer alan otelimize yerleşme. Akşam yemeği ve geceleme otelde. |
|
|
15 Kasım Pazartesi Ica – Paracas - Lima |
Sabah, Ballestas Adaları’nı gezmek üzere Paracas Doğal Rezervine hareket. Bu adalarda binlerce göçmen kuş, deniz aslanı ve Humboldt pengueni yaşamakta. Tekneyle yapılacak bu gezide hayvanları çok yakından görmek mümkün. Adalara giderken tekneden kayalara oyulmuş ve Nazca çizgelerini çizen aynı insanlar tarafından çizilen El Candelabro isimli dev bir şamdan veya Kaktüs desenini görmek mümkün. Daha sonra, çöl yolundan Lima’ya dönüş ve Miraflores’teki otelimize yerleşme. Akşam yemeği Pasifik Okyanusu’nun büyüleyici manzaralarına hakim bir lokantada. |
|
16 Kasım Salı Lima - Cusco - Pisac -– Kutsal Vadi |
Sabah, hava limanına transfer ve And Dağlarında, 3400 metre yükseklikte bulunan Cusco’ya hareket. Varışı takiben otobüsle Urubamba Vadisindeki son derece renkli ve zengin pazarı ile tanınan Pisac kasabasına hareket. Geleneksel giysili yerli halk tarafından kurulan pazarda, rengarenk ve geleneksel elbiseler ve şapkalar, ponço ve kazak gibi lama yününden yapılmış giysiler, el işleri, müzik enstrümanları gibi çeşitli yerel sanat ürünleri satılmakta. Daha sonra, Kutsal Vadinin girişini korumak amacıyla İnkalar tarafından inşa edilen etkileyici Ollantaytambo Kalesini ziyaret için yola devam. 1538 de burada, kral Manco Inca İspanyolları yenmişti. Kutsal Vadide öğle yemeğinin ardından, bir dağın yamaçlarındaki Salinas Maras adlı tuz madenine hareket. Bir kaç havzadan oluşan ve İnkaların bölgeye gelmeden önce işletilen tuz madeninin beyaz rengi çevredeki dağın yeşilliğiyle büyük bir kontrast oluşmakta. Akşam üstü Kutsal Vadideki otelimize yerleşme. Akşam yemeği ve geceleme otelde. |
|
|
17 Kasım Çarşamba Kutsal Vadi – Machu Picchu – Cusco |
Sabah erken, Cusco tren istasyonuna transfer ve panoramik pencereli vistadome treni ile 120 km uzaklıktaki Agua Calientes’e hareket. Varışta, Güney Amerika’nın en ünlü ve en etkileyici ören yeri olarak tanınan ve Dünya Mirası listesine alınan Machu Picchu’ya otobüsle çıkış. Amerika'ya gelen conquistador dediğimiz İspanyol istilacıların yüzyıllarca bulamadığı, efsanelere konu olan kayıp şehir Machu Picchu, 1911’de Amerikalı arkeolog, kaşif ve politikacı Hiram Bingham tarafından keşfedildi. Nefes kesici manzaralar sunan büyüleyici Machu Picchu, XV.ci yüzyılın ortasında İnka Pachacutec tarafından bir dağın tepesinde kurulup, son İnka’ların sığınağı olmuş. Machu Picchu ziyaretinden sonra, öğle yemeği için otobüsle Aguas Calientes’e dönüş ve daha sonra trenle Kutsal Vadi’ye hareket. Otobüsle Cusco’ya doğru yola devam ve tarihî şehirdeki otelimize yerleşme. Akşam yemeği ve geceleme otelde. |
|
18 Kasım Perşembe Cusco |
Gün boyunca, yerli Quecha dilinde “dünya’nın göbeği” anlamına gelen Dünya Mirası listesine alınan Cusco ve çevresi gezisi. Peru´daki İnka Hanedanlığı´nın efsanevi kralı Manco Capac tarafından kurulan ve Büyük İnka İmparatorluğu’nun başkenti olan Cusco, İspanyol’ların buraya yerleşmesinden sonra İnka saraylarının temellerinin üstüne kurulan şaşırtıcı bir sömürge şehiri oldu. Gezi esnasında, bir zamanlar altın ve gümüş ile kaplı Koricancha Güneş Tapınağı, Plaza de Armas Meydanı ve muhteşem bir tahta işçiliği ve tablolar barındıran barok katedrali ve tarihî sokakların keşfi... Öğle yemeğinden sonra otobüsle şehrin çevresindeki kalıntıları ziyareti için hareket: mağarası ve yarım yuvarlak amfitiyatro şeklindeki mabedi ile İnka dinî merkezi Kenko; teras ve merdivenleri ile askerî bir yapı olan Puca Pucara; Tambomachay İnka Kaplıcaları; Cuzco şehrine bakan, bir puma kafası şeklindeki dev taşları ile nefis bir mimarisi olan Sacsayhuaman Kalesi. Akşam üstü Cusco’ya dönüş. Akşam yemeği folklorik gösterileri eşliğinde yerel bir restoranda. Geceleme otelde. |
|
|
19 Kasım Cuma Cusco - Puno – Uros Adası |
Sabah otobüsle hareket ve Cuzco-Puno arasındaki Altiplano yüksek yaylasında yolculuk. Bu yolculuk esnasında aynı familyaya ait lama, vicuna ve alpaca sürülerinin koşuştuğu vahşi bir doğanın unutulmaz manzaralarını seyredip, çömlekçilik ve dokumacılık yapılan bir köyde mola vererek farklı bir yaşam tarzını gözlemleyebileceksiniz. Cuzco’nun 150 kilometre güney doğusunda, 4312 metre ile bu yolun en yüksek noktası olan La Raya üzerinden geçerek seyahatinde en yüksek rakımına ulaşmış olacaksınız. Öğleden sonra 3800 metre yükseklikteki Titicaca gölünün kıyısında bulunan Puno’ya varış, göl manzarasına hâkim otelimize yerleşme. Göl, efsaneye göre İnka İmparatorluğunun kurucuları Mama Ocllo ve Manco Capac’ın geldikleri yerdir. Dünyanın en yüksek gölü olarak bilinen Titicaca’da ki tekne gezisinde, Uros Kızılderili’lerin yaşadıkları “tottora” adlı sazdan yapılan yüzen adaları ve yine yerlilerin sazdan olan küçük evlerini, tekneleri ile nasıl balıkçılık yaparak ve avlanarak yaşamlarını sürdürdüklerini görme imkanı. Akşam üstü Puno’ya dönüş. Öğle yemeği, akşam yemeği ve geceleme otelde. |
|
20 Kasım Cumartesi Puno - Copacabana – Ay Adası & Güneş Adası – Huatajata – La paz |
Sabah, gümrük işlemleri için önce Peru sınırında bulunan Kasani’ye hareket edip sonra Bolivya ve Peru’nun paylaştıkları Titicaca Gölünün Bolivya tarafındaki Copacabana’ya doğru yola devam. Copacabana şehri Bolivya’nın en önemli katolik hac yeridir. Copacaba’nın tanınmış kolonyal kilisesi "la Candelaria" yı ziyaret. Bu kilise, Bolivya’nın koruyucusu ve mucize yarattığına inanılan Morena Meryem Anası’na ithaf edilmiş. Copacabana gezisinin ardından, Titicaca Gölünde ki yerlilerin en önemli dinî merkezi olan Güneş Adasına hızlı tekne ile geçiş ve bu güzel adada öğle yemeği. Efsaneye göre Manco Capac’ın Güneş Tanrısı İnti tarafından büyütüldüğü yer olduğu için yerel mitolojide büyük önem taşıyan Güneş adası gezisi esnasında eski İnka sarayı Pilkokaina, 200 basamaklı İnka merdiveni, Yumani bahçeleri, sonsuz gençlik getiren Kutsal Pınarı görebilirsiniz. Daha sonra, Ay Adasına hareket. Burada kutsal bakirelerin yaşadıkları ve İnka kralı ve ailesi için elbise dokudukları Aqlla Wasi manastırının harabelerini ziyaret. Daha sonra, tekne ile Huatajata’ya varış ve Altiplano müzesini ziyaret. Otobüsle La Paz’a doğru yola devam ve akşam üstü Bolivya’nın hükümet merkezine varış. Huayna Potosi (6094 m) ve Nevado Illimani (6460 m) dağlarının arasındaki Chuquiago Marka vadisinde kurulmuş şehir merkezindeki oteleimize yerleşme. Akşam yemeği folklorik gösterileri eşliğinde yerel bir restoranda. Geceleme otelde. |
|
|
21 Kasım Pazar La Paz - Tiwanaku – La Paz |
Sabah, La Paz’ dan 70 kilometre mesafedeki Dünya Mirası listesine alınmış ve Bolivya’nın en mistik ören yeri olan Tiwanaku gezisi için hareket. Milat’tan sonra 500-900 yılları arası altın çağını yaşayan ve diğer Amerikan kültürlerinden çok farklı olan Tiwanaku en eski Amerikan medeniyetlerinden biridir. Yerel arkeolojik müze gezisinden sonra, Tiwanaku harabelerinin keşfi: yedi basamaklı bir terastan oluşan piramit şeklindeki Akapana; güneş kapısı anlamına gelen meşhur "Puerta del Sol" ve rahip heykellerinin bulunduğu Kalasasaya Tapınağı; normal seviyeden 2 metre daha derin olan dikdörtken batık avlulu yarı yeraltı tapınağı. Öğle yemeği için La Paz’a dönüş. Dağların yamaçlarında, merkezden 1000 metre yüksekliğe kadar yapılan binalarla atipik bir topografiye sahip şehir, son derece şaşırtıcı bir görüntü sergilemekte. Kentin 15 kilometre uzağındaki Valle de la Luna‘ya (Ay Vadisi) hareket ve erozyon’un yonttuğu garip jeolojik kireç oluşumları arasında gezinti. Daha sonra, dünya’nın en yüksek başkenti La Paz turu: Hükümet Sarayı, Ulusal Kongre Binası ve Katedral’in bulunduğu Plaza Murillo Meydanından başlayarak Gustave Eiffel’in tasarladığı Çağdaş Sanatlar Müzesi gezisi. Ardından, ön cephesi yerli motiflerle dekore edilmiş barok San Francisco Kilisesinden Kızılderili büyücülerin geleneksel tıp ve ritüelleri için satın aldıkları kurutulmuş hayvan, çeşitli otlar ve muska gibi değişik malzemelerin satıldığı Cadılar Pazarı ve el sanatları dükkanlarının bulunduğu Sagarnaga sokağına kadar yürüyüş. |
|
22 Kasım Pazartesi La Paz – Lima – Madrid |
Sabah erken, hava limanına transfer ve Lima’ya uçuş. Lima’ya varışı takiben, şehir merkezine transfer ve Kolomb öncesindeki farklı medeniyetlerine ait altın ve seramik gibi muhteşem koleksiyonlarını barındıran Rafael Larco Herrera Arkeoloji ve Antropoloji Müzesini ziyaret. Öğle yemeğinin ardından son alış verişleriniz için serbest zaman. Akşam üstü hava limanına transfer ve İberia Hava Yolları ile saat 19:55’te Madrid’e hareket. |
|
23 Kasım Salı Madrid - İstanbul |
Saat 14:25’te Madrid’e ve saat 17:55’te Madrid’den hareketle saat 22:45’te İstanbul’a varış. |